Salih ERKEK: Ali kardeşim kaç senedir bu işi yapıyorsun?
Ali ÖZTÜRK: Salih ağabey ben tam 40 senedir bu işi yapıyorum. Memlekette babamların yanında başladım, yaklaşık 30 seneden beri İzmir’in Torbalı ilçesinde yaklaşık 200 dönüm tarla ekiyorum, iki seneden beri de Karaburun’da 300 dönümlük bir alanda ekim yapıyoruz.
Salih ERKEK: Yanınızda çalışan işçiler nereli?
Ali ÖZTÜRK: Şanlı Urfa’lı var, Diyarbakır’lı var, Torbalı’dan bir işçim var, Suriyeli işçiler var.

Salih ERKEK: Suriyeli işçileri istihdam etmen takdire şayan. Sorun çıkartıyorlar mı?
Ali ÖZTÜRK: Maalesef bazı Suriyeli kişiler olumsuz işler yaparak toplumda yer edinemiyor ancak birkaç densizin yaptığını tüm Suriyelilere yakıştırmak doğru değil. Yanımda şuan 6 Suriye uyruklu personel çalışıyor, hiçbir sıkıntıları yok, hepsi çok efendi, işlerine gider evlerine dönerler. Onların haricinde 30 işçim daha var, Suriye uyruklu işçilerimin hepsi sigortalı.
Salih ERKEK: Günlük maaşları ne kadar?
Ali ÖZTÜRK: Salih ağabey şuanda tarla işçisinin günlüğü 200 TL. Ancak ben çalışanlarımın kalacak yerlerini, elektrik ve sularını da karşılıyorum. Maliyetler yüksek, sonumuz hayır olsun inşallah.

Salih ERKEK: Peki tarımla ilgili fikriniz nedir?
Ali ÖZTÜRK: Salih ağabey topraklarımız verimli, ektiğinizi alabiliyorsunuz ancak maliyetler birbirini karşılamıyor. Mazota, gübreye ve ilaca yapılan zamlar üreticinin belini büktü. Bu sebeple merkezi hükümetin üreticiye destek olması lazım. Şimdi bir işten zarar edersen onu bir daha yapmak akıl karı değildir. Ben yılların üreticisiyim, 40 yıldır bu işi yapıyorum ve samimi olarak söylüyorum üretici zor durumda. Bir zarar ederiz, iki zarar ederiz bir daha da tarla sürmeyiz. Ancak bizim tarla sürmememiz yanımızda çalışan 35 kişinin ekmeksiz kalması demek. Bir evde 4 kişi yaşadığını varsayarsak en minimum hesapta 140 kişiyi etkiler. Mal toplama zamanında en az 150 işçi çalıştırıyoruz, 150 işçiden bu matematiği yaparsak, ben tarlayı sürmediğimde 600 kişi etkilenir. Bu sebeplerden dolayı üreticinin desteklenmesi gerekiyor.
Salih ERKEK: Benim yaptığım istihbarata göre Suriyeliler önemli bir işgücü. Onlar olmasa işçi bulmakta zorlanıyor musunuz?
Ali ÖZTÜRK: Biz Suriyeliler gelmeden de bu işi yapıyorduk ve bulabiliyorduk. Ancak son zamanlarda bizim halkımız işe, tarlaya çıkmak istemiyor. Bundan dolayı işçi bulamıyoruz. Şu anda ben malımı toplayacağım fakat toplayamıyorum, toplayacak amele bulamıyorum. Benim günde 8-10 araba kaldırmam lazım ama şu anda yalnızca 3 - 4 araba kaldırabiliyorum. 10 gün içinde malı kaldıramazsam çürüyüp gidecek.

Salih ERKEK: Marangoz kalfa bulamıyor, berber çırak bulamıyor, tamirci usta bulamıyor. Sizce Türkiye'nin gidişatı nereye?
Ali ÖZTÜRK: Yani iş konusunda şu anda Ege bölgesinde çalışmak isteyen herkes çalışabilir. Tarlada zaten her zaman iş vardır. Fakat bugün bana 150 amele lazımken 40-50 amele zor topluyorum. Herkes rahat işlerde çalışmak istiyor.
Salih ERKEK: Evet Mahmut kardeşim, kendinizi tanıtır mısınız?
Mahmut HAMCAN: Salih ağabey ben Ali ağabey ile birlikte çalışıyorum, işçi başıyım. Şanlı Urfa’lıyım, buraya çalışmaya geldim, üç aydır burada çalışıyorum. Ali ağabey ile ihtiyacımızdan, suyumuzdan, paradan, pulumuzdan eminiz. Adam sağ olsun bize bakıyor. Çalışmakta sorunumuz yok fakat işçi bulmakta sıkıntı çekiyoruz. Kim iş yok diyorsa yalan söylüyordur. Mesela iş yok diyen arkadaşlar gelsin benim yanıma, 24 saat çalışacakları işi bile verebilirim. Çalışmayanda gitsin eline telefonu alsın, internetten hiç çıkmasın! Çalışmak isteyene Türkiye'nin her yerinde iş çok. Kayısı da bizim elemanlarımız var, fındık tarlalarında işçimiz var. Ege’de, Marmara'da, Karadeniz'de, Güney'de her yerde iş var fakat çalışana var. Ben 1600 Km yoldan geldim buraya, çoluğum çocuğum için çalışıyorum.
Salih ERKEK: İşçilerden şikâyetin var mı?
Mahmut HAMCAN: İşçilerden herhangi bir şikâyetimiz yok. Sizin de biraz önce değindiğiniz gibi eğer Suriyeliler olmasaydı gerçekten işçi bulamazdık. Rızkımız tarlada kalır, kimse toplamazdı. Biz bu Suriyelileri Adana bölgesinden getirdik. Çalışma izinlerini İşkur'dan aldık, sigortaları da var, adamlar çalışıyorlar ve emeklerinin karşılığını alıyorlar.
Salih ERKEK: Ali kardeşim üreticinin zor durumda olduğunu söyledi. Sizin bu konuda söylemek istediğiniz bir şey var mı?
Mahmut HAMCAN: Ali ağabey haklı olarak serzenişte bulundu. Mazot, gübre ve ilaçlar çok pahalı, üretici maliyetini karşılamakta zorlanıyor. Bu sebeple üreticinin bu konuda desteklenmesi lazım. Tarım ülkemiz için çok önemli ancak gereken değer gösterilmiyor.
