Abidin Tekin'in Kaleminden...

Binsekizyüzlü yıllarda Amerika'da hak arayışında bulunan fabrika işçisi kadınlar, polis tarafından yakılarak katledildiler.

Bizim Taksim meydanında da onlarca işçi 1 Mayıs gösterileri sırasında, üzerlerine yaylım ateşi açılarak katledildiler.

Daha bunlar gibi 1 mayislarda daha nice cinayetler işlendi, katliamlar yapıldı dünyada

Madende göçük altında kaldılar, kimse umursamadı.
İnşaat iskelesinden düştüler, gömdük gitti

Yüksek gerilime carpildilar, küllerini üfledik.

Bu sendika denilen kurumlar illa ki üyelerine birsey olduğunda mı çıkarlar piyasaya?
İlla ki sendikaya para veren işçiler mi populerdir bu ülkede?

Mesela İşkur tarafından fevkalade zengin ve dünyaca ünlü bir tavuk firmasına yerleştirilen bir kadın işçi, kısa çalışma ödeneği süresi uzatildiginda, sözleşmesi feshedilerek, "yürrü anca gidersin" denildiğinde. ...

Bu işçi bir anneyse, akşam eve taş mı götürecek artık?

Bu kadın evlilik hazırlığı yapan bir isciyse, gidip çadırda mı oturacak artık?

Asgari ücretle çalışan kadınların, dünyaca ünlü bir tavuk firmasına ne kadar zararı olur acaba?

Bunu soracak bir sendika lideri var mı bu ülkede?
"Ulan ramazan ayindasiniz. Bu gariplerin maaşı da zekatiniz, fitreniz olsun" diyebilecek bir altı okkali işçi lideri var mı?

"Televizyonlarda kızarmış tavuğun gö(z)ünü hiç sıkılmadan fakir fukaranin gözüne sokuyorsunuz. O reklam parasıyla yüzlerce işçinin pandemi sürecini atlatmasını sağlarsınız" diyecek bir işçi lideri var mı bu ülkede?

Yoksa 1 Mayıs Katliamlarını bayrama çevirmek için davulcuyu zurnacıyı mı bekliyorsunuz?

Sendikalar?
Aile Bakanlığı?
Sosyal hizmetler?
Sosyal güvenlik?

Artık adınız her neyse..
Bu ülkede şu an kadınlar, anneler veya evlenmek üzere olan genç kızlar kapitalistler tarafından kapı önüne konuyor.
Veya televizyonda söylenen janjanlı lafları İşkur pek iplemiyor.

Hadi .bakalım. .
İster horon tepin ister halay çekin. .

Altta kalanın canı çıksın!
Düzen bu