CHP-AKP koalisyonuna kesin gözüyle bakanların başında geliyordum. TBMM Başkanlığı seçimlerinden sonra bu iddiamı güncellemek gerektiği kanaatindeyim.
Her ne kadar CHP-AKP ve MHP-AKP koalisyonu gündemdeki yerini korusa da ben AKP'nin Meclis Başkanlığı seçimlerinde kazandığı başarının ardından erken seçimi, Davutoğlu'nun 1 numaralı koalisyon ortağı olarak görüyorum. Bugünden itibaren başlayacak görüşmelerden çıkacak sonuç ülkeye bir koalisyon yaşatmayacak gibi.
AKP'nin elinde 75 milyon insanın önüne koyabileceği çok önemli kozlar var.
AKP vatandaşa ne mi söyleyecek?
Buyrun okuyun;
1- CHP-MHP-HDP, Meclis Başkanlığı seçimlerinde dahi ortak noktayı bulamadı, koalisyonu yaratacak güçleri, erken seçimin ardından da olamayacağına göre bizim alternatifimiz yine biziz.
2- Ekonomik veriler Türkiye'nin hala bir koalisyona hazır olmadığını gösteriyor. Dövizdeki tırmanış, kredi satışlarındaki düşüş ve bir çok sektörün hala koalisyona hazır olmadığını beyan etmiş olması, koalisyon yönetimindeki bir Türkiye'nin ne gibi ekonomik krizlerle karşı karşıya kalacağını ortaya koyuyor.
3- Biz hem CHP hem MHP hem de HDP ile koalisyon kurabilme ümidiyle görüştük. Tüm egolarımızdan arınarak yaptığımız bu görüşmeler sonunda 3 partinin de kabul edilemez nitelikteki talepleri ülkeyi çözümsüzlüğe itti.
4- Her üç partinin lideri de hükümete ortak olmak gibi bir düşüncelerinin olmadığını beyan etti. Ana muhalefet olma telaşındaki bu partiler ile koalisyonu nasıl sağlayabilirdik ki...
İşte tüm bunlar, bu yılın sonuna kadar yapılması olası bir erken seçim öncesi AKP tarafından Türkiye'nin önüne koyulması muhtemel algı siyaseti...
Ben yine de Türkiye'nin 7 Haziran'daki seçimlerden farklı bir refleks göstermesini ummuyorum. Ne CHP ne MHP ne de HDP, AKP'nin tahmin ettiği oy kaybını yaşamayacaktır.
Halk, tıpkı bugün olduğu gibi yenilenecek seçimler sonrası da partileri koalisyon kurmaya mecbur bırakacaktır.

Yorumlar
Kalan Karakter: