Geçen yazımda yazmış, bir musubet bin nasihattan iyidir demiştim...
15 Temmuz gecesi iç savaş çıkarabilmek adına darbe kalkışmasında bulunan FETÖ unsurları emeline ulaşamadı.
Türkiye'de iç savaş değil iç barış çıkardılar.
Öyle ki, dünyada eşine rastlanmayan bir kalabalık Pazar günü siyasi kimliklerini bir yana bıraktı, ortak paydamız olan Türk bayraklarıyla alanlarda buluştu.
Siyasi parti liderlerinin hazır bulunduğu İstanbul Yenikapı'daki "Demokrasi ve Şehitleri Anma Mitingi'ne" 5 milyon, diğer 80 ilimizin alanlarında da yaklaşık 5 milyon vatan sevdalısı bir araya geldi.
Meydana gidemeyenler ise televizyon başında takip etti bu güzel oluşumu.
Bu Oluşum Bozulmasın
Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bir ilk yaşadık. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Başkanı İsmail Kahraman, Başbakanımız Binali Yıldırım, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve Genelkurmay Başkanımız Orgeneral Hulusi Akar Yenikapı mitingde bir araya geldi, liderler FETÖ'yü ve hain saldırıyı bir kez daha lanetlerken, demokrasiye kararlılıkla sahip çıktıklarını dile getirdi. Umarım özlenen tablo gelecek günlerdeki siyaset diliyle bozulmaz.
Karşıyaka Taraftarı Darbeci Olamaz!
Karşıyaka'da yaşayan, Karşıyaka gönül veren halkın demokrasiye olan bağlılığı tartışmaya açılması mümkün olmayan bir konudur.
Çünkü Karşıyaka demokrasinin başkenti olan ilçedir.
Benimsemeyebilir ama karşısındaki insanın görüş ve düşüncesine saygı duyar.
Ve özellikle Karşıyaka Spor Kulübü'ne gönül veren taraftarlar vatanına, milletine ve bayrağına sağdıktırlar. Bu uğurda canlarını verirler.
Bunu her platformda söylemekten çekinmez, demokrasiye olan bağlılıklarını haykırmaktan geri kalmazlar.
Darbe akşamı da Karşıyakalılar sokaktaydı. Demokrasiye sahip çıkmak için evlerinden dışarı attılar kendilerini.
Ancak o gece yaşanan elim bir olaydan sonra Karşıyaka'ya gönül vermiş 4 genç kardeşimiz ile Karşıyaka tribününün önde gelen isimlerinden Metin Aslan darbeci olarak lanse edildi.
Hainlerin girişimde bulunduğu gece Karşıyaka'da bayraklarını alıp sokağa çıkan, aynı amaca hizmet eden, yani demokrasiye sahip çıkan iki farklı grubun talihsiz bir şekilde birbirlerini yanlış anlamasından kaynaklanan sürtüşme sonrası bu şekilde lanse edildiler.
Yazım aracılığıyla Sayın Başbakanımız Binali Yıldırım Beye seslenmek istiyorum; Sayın Başbakanım şahsımı yakından tanır ve güvenirsiniz. Siz bana ne kadar güveniyorsanız ben de bu gençlere o kadar güveniyorum. Onların darbeye destek vermesi söz konusu olamaz. Kendilerine bizzat ben kefilim. Bu kardeşlerimizin adaletli bir şekilde yargılanması için talimat vermenizi sizden haseten istirham ediyorum. Kurunun yanında yaş da yanmasın.
Suçları var ise cezalarını çeksinler. Ama bu suçlama kesinlikle darbeye destek vermek olamaz.
Karşıyakalı biri darbeci olmaz.
Kendisini iyi tanırım, hele ki Metin Aslan asla olamaz.
Her şey yurdum ve yurdumun insanları için...
YORUMLAR