Erdoğan'ın geleceğe müthiş yatırımı

Şimdi bu başlığa bakacaklar okuyucular, merak edecekler. Ne acaba diye...
Bu yazımdaki analiz, ülkemizde tektir. O kadar ünlü yazar arkadaşlarım var, neden bunu göremiyorlar ve bir yazı yazamıyorlar. Şaşırıyorum, neyse konumuza dönelim.
Ülkemizde Sayın Erdoğan, kendi de biliyor ki, Ak parti kendisinden sonra, bu kadar yüksek oy alamaz. Ak parti de kendi evladı gibi ve Türkiye”nin daha da ileriye gitmesi için, Ak partinin uzun yıllar, hatta sonsuza kadar, hep iktidarda kalsın istiyor.
Kendisinin yaşı ilerliyor.Tahminimce, Allah sağlık verirse, 2 dönem daha, siyaset yapacak, daha sonra koltuğunu, bir arkadaşına verecek. Sayın Erdoğan, siyaseti bıraktığı zaman, arkasında milyonlarca bağlı seçmen bırakmak istiyor. Ve bu milyonlar, hayatları boyunca, hatta çocukları, hatta torunları, Ak partiye, oy versin temennisinde...
Nasıl Atatürk”ün oyu % 25 ... Erdoğan”da siyaseti bıraktığı zaman, arkasında bir oy potansiyeli bırakmak istiyor. Ak parti için, yani çocuğu gibi sevdiği partisi için...
Nasıl mı ? Malesef ki bunu diğer partilerin, hiç biri göremiyor. Hiç bir yazar göremiyor. Hiç bir aydın göremiyor.
Ak parti, 3 kasım 2002 de, iktidar oldu. Ve 17 sene, Sayın Erdoğan ile, sayısız galibiyetler aldı.
Başkan Erdoğan”da öyle bir enerji var ki, 24 saat uyumuyor. Ülke için ne yapabilirim. Oyları nasıl artırırım, diye, hep gayretler içinde...
Fetö ve PKK konusunda, keskin adımlar attı. Kuzey Suriye”den, terör güçlerini temizledi. Bunlar hep büyük işler. Çünkü daha önceki liderler, bu konuda hep kaygısız davrandılar, belkide korktular, belkide koltuklarını düşündüler.
Gidin muhalefetin il ve ilçe başkanlıklarına, 3-5 insan çay içerken, Ak partinin il ve ilçe başkanlıklarında, harıl harıl çalışma var, halk sorunlarına çare arıyor ve üye oluyor.
Şimdi de kanal istanbul projesi de var. Bu büyük proje ile, Ak parti daha da yükselecek, bittiği zaman eminim.
Ama sayın Erdoğan, bir başka projeye de imza atıyor ki, hiçte kimsenin göremediği dediğim proje bu... Kaleyi içten fethetmek istiyor.
Ne demiş atalarımız, bir fincan kahvenin, kırk yıl hatırı var. Halkımız zaten, bu büyük işleri yaptığı için, Erdoğan”dan çok memnun... Oyları zaten bu yüzden veriyor. Ama bir de başlarını sokacak evleri olursa... Kira verir gibi, hatta kiradan daha ucuza, mesken sahibi olurlarsa...
Ev sahibi olan milyonlar, çocuklarını sıcak bir ortama kavuşturan, sayın Erdoğan"ı, hiç unutur mu?
Ya, işte öyle... Sayın Erdoğan, geleceğe yatırım için, 10 koldan gidiyor.
Toki son 10 yılda, 540 bin konut üretti. 2020”de de 100 bin konut için, düğmeye de basıldı. Üye başvuruları da başladı. Hem de nerdeyse sıfır faiz ile, % 0.49 ile ödemeler olacak.
Sayın Erdoğan”ın daha 10 senesi var. Bu ne demek ? Bilmem kaç milyon tane konut demek.
Peki bur da yaşayan halkımız ve gelecek nesilleri, kime oy verecek, tabi ki Ak partiye... Ödemeler de 20 sene sürecek... Uzun yılların alt yapısı, sayın Erdoğan tarafından, son 10 yıldan beri atılıyor. hala da 10 sene daha atılacak...
Ne demişler, erken kalkan, çok yol alır. Sayın Erdoğan”da, bitmek bilmeyen bir azim var. Düşünün, diğer liderler, partilerini bile yönetemezken, sayın Erdoğan, partisinde disiplini sağlayıp, bir de partisinin ve kendisinin, gelecek imzasını atma uğraşında...
Sayın Erdoğan, milyonlarca sosyal konutlar ile ve diğer projeleri ile, hep gönüllerde olacak... ebediyen bu halk onu unutmayacak.
Ve Ak parti, hep var olacak... İnşallah Erdoğan sayesinde !
Nerden nereye...
Eski Türkiye”de, halkımız çok çekti. Tüp, ilaç, ekmek ve v.b. gibi ihtiyaçlarda, halkımız sıraya girerdi. Hastanelerde insanlarımız, parasızlıktan rehin kalırdı.
Hele geçmişte SSK”nın başında genel müdür olan Kemal KILIÇDAROĞLU, 1998 yılında gazetelere verdiği röportajda emeklilik yaşı için "60 yaş şart, 80 bile kurtarmaz" diyordu.
Bir de sayın Ecevit zamanında, 2001”de, gecelik faizler 7500” dü. Borsa her gün % 20 çakılıyordu. Dolar bir günde 4 katına çıkmıştı. Ecevit G-7 ülkeleri liderlerine, özel mektup yazıp, 12 milyar dolar dilenmişti.
Ama Sayın Erdoğan, 40 milyar doları, aç olan, bize sığınan, Suriye”li halk için harcadı ve G-7 ülke liderlerinin, hiç biri katkı yapamadı, paramız yok diye... Ağlaştılar.
Evet, nerden nereye...
Sayın Erdoğan”a, Allah güç ve kuvvet versin. Çünkü yolu hala var.
Not : İzmir Belediye Başkanı sayın Tunç SOYER, başkan olduğu zaman, iyi ki oldu demiştim. Çünkü halka ve çalışana yakın bir isimdi. Sayın Tunç SOYER, halkçı olarak bilinir ve kendisi de öyle söyler yanılmıyorsam. Yani bu ne anlama gelir, hak yemez ve yedirmez. Tunç bey, yurt dışına iş gezilerine çıkar, hem de defalarca... Bu konuda da, hatta eleştiri alır. Tabi ki yurt dışı gezilerinde, harcırah ve yolluk alır. Aynı zamanda da, bu durum, A takımı içinde geçerli. Ama yüzlerce çalışana, Eski başkan Aziz KOCAOĞLU, harcırah ve yolluk vermiyordu. Çalışanlar hep mahkemelere gittiler. Sayın Tunç bey de malesef ki, KOCAOĞLU yolundan gidiyor. İyi ama, sayın Tunç bey, hem ben halkçıyım diyorsunuz, hem de çalışanların 3 kuruş harcırah ve yolluklarını vermiyorsunuz. Yani bana ve ekibime var, çalışanlara yok diyorsunuz. Tamam belediye zor durumda ama, en azından çalışanlara, deyin ki; haklarınızı taksitler halinde verelim, gelin anlaşalım deyin. Bu çelişki, sizin kişiliğinizle hiç bağdaşmıyor bence... Ki CHP partisi, halkçı bir partidir. Yoksa çalışanlar halk değil mi? inşallah bu yanlış yoldan dönersiniz ve halkçılığınıza, gölge düşmez.