Pelin Uğur

Pelin Uğur

Hijyen Şart!

10 Temmuz 2017 - 16:28

Bu hafta yıllardır kuşaklardır sektöründe marka olmuş bir ürünün firma sahibiyle, açtıkları yeni şubenin ruhsat belgelendirmesi talebi nedeniyle bir araya gelip tanışıyoruz. Burada açıkça belirtmeliyim ki; firmayı yermek veya ters köşeye düşürmek niyetinde değilim bunun doğru olmayacağının bilincindeyim dolayısıyla marka ve firmaya ait bilgi bende kalacak şekilde satırlarıma devam etmek istiyorum. Bu satırları yazmama neden olan işletmecinin iyi niyetinden de şüphem yok, bildiği doğrularla ürünlerin en kalitelisiyle malını hazırlayıp kendine düşeni fazlasıyla yaparak işinde başarılı olmuş. Lezzet, sunum, tazelik, tertip fazlasıyla yerinde. Zaten insanların tercih nedeni de ağırlıklı olarak bu, tanıdığım birçok arkadaşım ürünlerin müdavimi ki az buçuk damak zevklerini bilirim değme lezzetleri beğenip dile getirmezler. Biz bu lezzetten mahrum kalmamak için yolumuzu değiştir yemeden ayrılmayız o mahalden biline diyorum. O halde, firma nasıl oluyor da bu kadar tutulan, tercih edilen marka olmaya devam edebiliyor. Bürokrasi belgeleri tam değil üstelik diye düşünmekten alamıyor insan kendini.. Bu eksikler iyi bir marka olmasının önünde engel mi? tartışılır. Görüşme faslında Şubenin eksiklerini yazıp çizdim önüne koydum, giderelim çalışalım kararını verdik. Eminim daha önce uyaran olsa çok defa eksiklerini tamamlamak için gayret sarf ederdi. Ticari hayatta müşteri memnuniyeti her zaman bağlayıcı olmaktadır. Esnaf odaları, Ticaret Odaları, İlçe tarım Köy işleri ve gıda müdürlükleri görevlerini tam yapsınlar, bilinçlendirme seminerleri, kamu spotu oluştursunlar, denetim yaparak uygulamaya yapmaya, bilinçlendirmeye çalışsınlar. Demiyorum ki hemen eksikler tespiti sonucu cezai yaptırımla köşeye sıkıştırsınlar. Bu firmanın bilgi ve uygulama eksiklerinin olması bağlı bulunduğu Esnaf odasının , Tarım Köy İşleri Gıda müdürlüğün, Belediyenin ilgili birimlerinin eksikliği öncelikle. Ruhsat verip çekiliyorlar kenara, sonrasında takip, kontrol sistemi yok, hala size başvurdukları gibi mi devam ediyorlar. Bilirim işletme ruhsat başvurusundan sonra çok şeyi değiştirir denetim kontrol yok gönül rahatlığıyla. Denetim ancak şikayet olursa, mecburen gerçekleşiyor. Biz neden gammazlayalım, işlerini yapmaya davet ediyorum kurumları. Varsa yoksa işletmeye giden memurlar, işgaliye ve ilan reklam vergisi için kapısına dayanıyor. Belediye başvurularında hatta her belediyenin kendine göre uygulama esasları da farklıdır. Kimi su analizini ister sağlık müdürlüğünden, kimi hijyen belgesi başvurusunu zorunlu tutarda nedense haşere ilaçlama belgesini isteyen pek olmaz. Hijyen dediğimiz de akla haşereyle mücadele gelse de birbirinden farklı prosedür. Bu bence üzerinde durulması gereken önemli bir konu, siz de hak verirsiniz bu konu da gelişmeleri benim gözümden görüp bilseniz. Yıllarca işim gereği bir çok vekaletle ilgili Belediyelerde işletmeleri temsilen işyeri açma çalıştırma ruhsat takip işleri yaptım. Hala yapmaktayım. Memurların çoğu evrak üzerinde olur veriyor, esnafa biz takipçilere çok güveniyor sağ olsunlar. İşletme Ruhsatını almak, gerekli koşulları oluşturmak kolay sonrası zor. Bakınız, 2013 yılında çıkan zorunlulukla, aşağıda yazacağım bazı meslek gruplarında yer alan işletme çalışanları ve işverenler için alınması gerekli olan bir belgedir ‘’hijyen sertifikası’’.

Gıda üretim ve perakende iş yerleri.

Su ve doğal mineralli suların üretimi yapmakta olan iş yerleri.

Kaplıca, hamam, sauna, berber, kuaför, dövme ve piercing yapılan yerler, masaj ve güzellik salonları ve benzeri yerler.

Otel, motel, pansiyon ve misafirhane gibi yerler.

İnsan bedenine temasın söz konusu olduğu temizlik hizmetlerinin verildiği iş yerleri.

Komisyon tarafından hijyen eğitimi verilmesi uygun görülen diğer iş kollar

‘’Hijyen sertifikası’’ denetim anında, işletme de bulundurulup, ibraz edilme zorunluluğu olup, cezai yaptırımı vardır. Peki neden İlaçlama için de bu zorunluluk yok. İşletmeler bu konu da keyfe keder hareket ediyor.

Geçen hafta alışveriş için gittiğim, .. gros marketin unlu mamüller bölümünde sinek cama yapışmış, yerde haşere geziyordu, koskoca markette gelip bu aksaklıklar hep benim gözüme takılır . Çalışanlar, İdareciler en son görür , bu firmaları denetleyen birim çalışanları olmalı. Gıda tarım köy işleri müdürlüğünün denetim birimleri , bu konuyu bence ayrıca irdelemeli. İşletmelerin olmazsa olmazı haline gelmesi sağlanmalı. Hijyen sertifikası verildiyse de eğitimin gerçekte işletme içinde gerçekten uygulanabilir hale geldiği kontrol edilmeli.

Günümüz de ağız tadıyla, gönül rahatlığıyla yiyecek, içecek tüketebileceğimiz güvenilir işletmelerin, sağduyulu işletmecilerin olacaklarını umut ediyorum. İyi niyet, basiretli olma zorunluluğunu ortadan kaldırmıyor aman dikkat edelim..

YORUMLAR

  • 0 Yorum