Z KUŞAĞININ İŞ HAYATINA ENTEGRASYONU

 Z kuşağı 1997 ile 2012 yılları arasında doğan, çağın gerekliliği ile internet, mobil cihazlar ve sosyal medyaya kolayca uyum sağlamış dijital yetenekleri hızla yöneten bir nesildir.

Gelecekte; vizyon ve düş gücü ile şirketlerinize yön verecek olan, dinamik, üretken bugünün gençlerini;

 ● İş hayatına nasıl dahil edeceğiz?

 ● Çalışma hayatında beklentilerini karşılayabilecek miyiz?

 ● Düşüncelerini nasıl katkıya dönüştürebiliriz?

 ● Şirketimizi ne şartlarda, nasıl emanet edeceğiz?

 ● Çabuk sıkılıyorlar buna nasıl engel olacağız?

 ● Yalnız çalışmak istiyorlar ekip çalışmasını nasıl sağlayacağız?

 ● Şirket vizyonu ile onların vizyonunu nasıl bütünleştireceğiz?

 ● Mevcut çalışanlarla onları nasıl entegre edeceğiz?

 Sorularına anlamlı cevaplar bulabilmek için her kuşakta karşılaştığımız olumsuz yönleri bir kenara bırakıp Z kuşağının olumlu yönlerine odaklanıp hayalleri ile şirket vizyonunu bütünleştirerek şirketinizi geleceğe taşımalısınız.

 Gelecekte şirketlerimizi bekleyen en büyük tehlike bu aralarda çok konuşulan ‘’sessiz istifa ’kavramıdır. Bu kavram bugün ortaya çıkan bir kavram değildir. İş hayatınızın bir döneminde bu duyguyu, motivasyon eksikliğinden, çalıştığımız şirkete veya yöneticilere olan güvenimizin azalmasından, objektif iş değerlendirmelerinin olmayışından, kayırmacılığın fazla olmasından, iş tatminsizliğinden vb. sebeplerle yaşamışızdır.

 Verimliliğin azalması, takım üyelerinden izole olma, aidiyette azalma, takım arkadaşlarına ve işi sahiplenememek, inisiyatif almaktan kaçınma olarak tepki verdiğimiz olumsuzluk çoğu zaman halının altına süpürülerek, çalışanlar tarafından ‘’Nasıl olsa hiçbir şey değişmeyecek, işler ben olsam da ben olmasam da yürüyecek’ mantığı ile patronlar veya yöneticilere problem olarak yansıtılamamıştır...

 Patronlar, yönetici ve takım liderleri olarak, empati kurup ‘’sesiz istifa’ yaklaşımını Z kuşağının özgüveni ile tetiklenen çoğu zaman haklı tepki olarak tanımlamak daha doğru olacaktır.

  Z Kuşağının Olumlu Yönleri

·        Nelere sahip olduklarını, neleri yapabileceklerini ve ne istediklerini iyi biliyorlar.

·       İçsel motivasyonları ve içsel özgüvenleri yüksek.

·        İletişim sanatçısı olmakla birlikte kendilerini iyi ifade edebiliyorlar.

·       İşi geliştirme ve katkı odaklı performans sergilemeye istekliler.

·       Hiyerarşiden uzak durup hızlı sonuç almak istiyorlar.

·       Takdir edilmek, şeffaf geri bildirim almak istiyorlar.

·       Dürüstler, adaleti ve barışı seviyorlar. Haklarını aramada taviz vermiyorlar.

·       Kariyerlerine giden yol haritasının net belirlenmesini ve objektif değerlendirilmek istiyorlar.

·       Öğrenmeye istekliler, donatılmaya açıklar.

·       Teknolojiye hakimler, bilginin hızına anında adapte olabiliyorlar.

·       Bilim ve teknoloji ile yakından ilgileniyorlar.

·       Doğayı ve hayvanları seviyorlar.

 Z kuşağının olumlu yönlerini alıp şirketinizde bu kuşağın sınırlarını en iyi şekilde değerlendirmek için aşağıdaki yöntemleri uygulayabilirsiniz.

 Odak noktanız davranışlarını kişiselleştirdiği yaklaşımları benimsemeniz olmalıdır.

·       Esnek çalışma şartları sunarak; esnek çalışma saatleri iş-yaşam dengesine katkı sağlar. Esnek çalışma saatleri Z kuşağının tam istediği gibi çalışanlara değerli olduğu hissiyatını verir.

·       Teknolojiyi takip edip ,bu yönde yatırım yaparak; dijital teknolojilerle büyüdükleri için , teknolojik yeniliklere değer verirler . İşi yapış yöntemlerinde teknolojiye yatırım yaparsanız Z kuşağını çekebilirsiniz.

·       Eğitim fırsatları ile kariyer gelişimini sağlamak; beğenilme duygusuna sahip olan Z kuşağı kişisel gelişimine önem verir. Hep en iyisi olmak ister, şirket için eğitim programları, koçluk, mentörluk uygulamaları ile kariyerlerine yol haritası desteği verip onların motivasyonunu artırarak bağımlılığı sağlayabilirsiniz.

·       Çeşitliği destekleyin; çeşitliliğin ve kapsayıcılığın olduğu çalışma ortamları onların ilgisini çeker. Farklı etnik köken ve yaşam tarzlarına saygı duymanız onları size çeker.

·       Değerlerinize vurgu yapın; değerlere , şirketin misyonuna olan inancını önemser. Misyonunuzu onlarla olan iletişiminizde net bir şekilde kullanmanız onların şirkete olan bağlılığını artırır.

·       Yaratıcı ve özgün projeler sunun; bireysel ifade özgürlüğüne ve yaratıcılığa önem verir. Onlara kendilerini ifade edebilecekleri , yaratıcı özelliklerini kullanabilecekleri alanlar sunarak fırsat verin. Bu onları teşvik edecektir.

·       İletişim kanallarını çeşitlendirin; hızlı iletişimi benimserler, ulaşılmaz olmanızı ve detayları sevmezler. Sosyal medya, mesajlaşma, telefonla konuşma gibi direkt iletişim kurmanız geliştirecektir.

·       Geri bildirimi objektif değerlendirin; geri bildirime ve kendini geliştirmeye isteklidirler. Düzenli olarak geri bildirim sağlayarak onların iş sonuçlarını ve işe katkılarını değerlendirmeniz kendilerine olan güveni boşa çıkarmamak için mücadele etmelerini sağlar.

·       Takımdaşlığı teşvik edin; bireyselliği sevmeleri dezavantajdır. Bireysellikten başarı hikayesi çıkamayacağı gerçeğiyle, onları iş birliğine dayalı çalışma ortamına teşvik etmek, başarılı olmaları için önemlidir.

Sosyal etkileşimlerle iş birliğini artırabilirsiniz. Sinerji ile çalışmaları onların takıma bağlılıklarını artıracaktır. İşinizin çok zor olmadığını kabullenin.

 Çalışmanın yanı sıra, iş dışında da bir hayatlarının olduğunun kabul görülmesi ve onlara karşı insan odaklı yaklaşımın sergilenip konfor alanlarına müdahale edilmemesi mutlu ve sosyal bir hayat yaşamanın haklı talepleri içerisindedir çünkü onlar için anlaşılmak ve değer görmek paradan daha öncelikli bir kavramdır.

 Teknoloji ve bilgiye hakim olmalarından dolayı; işletmelerin ihtiyaç duyduğu inovasyona Z kuşağı ile ulaşılacağı gerçeği unutulmamalıdır.

Z kuşağı, doğruyu bulma yolunda bilinçli ve eleştirel bir yapıya sahiptir. Öğrenim, gelişim ve değişim odaklı doğru bilginin ışığında kendisine katkı sağlayacağı aynı zamanda liderlik edebileceği işlere yoğunlaşır.

  Şirketler, gelecek vizyonu ile Z kuşağının beklentilerine karşılık vermesi ve onları sisteme dahil edeceği politikalar geliştirmesi gerekir.

 İnsan kaynakları departmanları başlangıç noktası olarak kabul edilse de en önemli görev patronlar, yöneticiler ve takım liderlerine düşmektedir.

 Z kuşağı, işi sahiplenmesi ve şirketini benimsemesi için şirket içi eğitimler vererek iş ilgili donatılmalıdır. Şirket içerisinde sosyal aktivitelere katılımlarının sağlanmasıyla biz bilinci ile hareket etme kabiliyeti kazandırılmalıdır. Görev, yetki ve sorumlulukları yetkinliklerine göre belirlenmeli, neyi, nasıl, ne zaman istediğinizi açık olarak ifade etmelisiniz.

Açık, şeffaf, dürüst ve yüz yüze iletişimi tercih ederek onların fikirlerini önemsediğinizi ve takdir ettiğinizi hissettirmelisiniz.

 ‘’Gelecek Z kuşağının düş gücünde saklıdır. Sahip çıkmak zorundasınız.’’