Yatırımcının önüne sık sık yatırım araçları getiri rakamları getirilir. Türkiye İstatistik Kurumunca üretilen finansal yatırım araçlarının reel getiri oranları bülteni de bu raporlardan biridir. Söz konusu bültene göre Ocak 2019 ayında yıllık bazda en yüksek getiriyi USD almıştır. ABD Doları, Yİ-ÜFE indirgendikten sonra %7.03, TÜFE indirgendiğinde ise %18.22 oranında reel getiri sağlarken, BIST 100 endeksi Yİ-ÜFE ile indirgendiğinde %38.20, TÜFE ile indirgendiğinde ise %31.74 oranında yatırımcısına kaybettirmiş görünüyor.
Orta vade tablo böyle olduğu sürece, sağlıklı yatırım enstrümanlarına yatırımcıyı yönlendirmek oldukça zordur. Herkes dövizde beklenti içerisine girdikçe, hem ticaretin kanı durumunda olan likit varlıklar hem de yatırım yapabilecek fonlar döviz alarak yükseliş beklentisiyle hareketsiz dururlar. Bu durum reel ekonominin de nakde sıkışmasına ve çarkı çevirememesine yol açar.
Ekonomide çarkların daha rahat dönmesi için dövizde getiri beklentisinin kaldırılması şarttır. Bu nedenle dövizde bekleyen donuk paraların da bir an önce ekonomiye kazandırılması lazımdır. Aksi halde yatırım yapabilecek rezerv dövizde beklerken, reel sektör de kaynak yokluğu nedeniyle küçülmek zorunda kalacaktır.
Finansman hesabınızı yaparken amatör davranmak gelecekte çok büyük bedeller ödemek demektir. O yüzden finansmanı profesyonelce yürüterek nakit dengesini çeşitli senaryolara göre tedbirli bir şekilde korumak artık çok önemli hale gelmiştir. Yatırımcı dövizde beklemeye devam ederken piyasalara paranın dönmesi ve rahatlatması son derece zordur.
Üretimdeki daralmanın üretememekten değil, satamamakla alakalı olduğu unutulmamalıdır.
Yorumlar
Kalan Karakter: