Hristiyan Avrupa ülkeleri pkk'yı ve terör örgütlerini yıllarca alenen destekledi.
Fransa önce Asala'yı sonra da PKK'yı gayet rahat bir şekilde hiçbir şeyden ve hiçkimseden çekinmeden yıllarca destekledi. Hollanda PKK lı teröristleri yıllarca baş tacı etti. Sırf Fransa mı ne gezer, Almanya başta olmak üzere diğer Avrupa ülkeleri de terör örgütlerini hiç çekinmeden, gocunmadan resmen ve alenen desteklediler.
Amerikalı neo-con'lar yıllarca Türkiye'yi parçalayarak bir Kürt devleti kurmaya ve böylece İsrail'e yerel bir müttefik bulmaya çalıştı. Bunun içinde farklı isimlerde terör örgütlerini kurdurdular ve desteklediler. Ama nafile başaramadılar, başaramayacaklar.
Haçlılar ve siyonistler uzun yıllar boyunca kendi çıkarları doğrultusun da terör örgütleri kurdu ve yardım etti, para verdi, lojistik destek verdi. Hasılı verebilecekleri her türlü desteği verdiler. Terörist haçlıların Avrupa'da bir kaç bomba patladı diye, tüm bu terör faaliyetlerinden bir anda vazgeçmeleri o kadar da kolay değil.
Bildiğiniz bağımlı bunlar, terör ve şiddet bağımlısı. Masumların ve Müslümanların kanlarını dökmeden rahat edemez, uyuyamazlar. İnsanlığa zulüm etmek bir nevi varlık sebepleri olmuş. Bunun içinde terör ve terörist sevicisidir bu siyonistler, haçlılar. Onun içinde Müslümanlara terörist der bu Hristiyan teröristler.
Abdullah Öcalan'ı Rusya ve Suriye besledi
1999 yılında PKK'nın başı Abdullah Öcalan Suriye'den çıkarıldığında gözünü Rusya'da açtı. Rus hükümeti sahip çıktı. Rusya'da haftalarca misafir edildi. Sonra haçlı-siyonist üst akıl baktı olmadı Yunanistan'a postaladı. Sonra İtalya'ya ve son olarak Kenya’ya oradan da anavatana çaktılar.
Terörü besleyen bir ülkede bahsedecek olursak Rusya'nın PKK'yı sürekli olarak desteklediğini bilmeyen yok. Böyle sicili bozuk bir ülkenin Türkiye'yi terörü destekleme konusunda itham etmesi kadar absürt bir şey olamaz.
30 Ekim de Suriye'ye Müslümanları vurmak üzere gelen ve bugüne kadar sürekli Müslümanları katleden Rus orduları, Rus askerleri, silahları, uçakları Rusya'dan gönderilirken Ortodoks din adamları tarafından kutsanarak gönderildi. Bunlarda yetmezmiş gibi bu ordular Suriye'ye gitmeden önce Rus Ortodoks patrikhanesi açıklama yaptı. ‘’Suriye'deki bu savaşın kutsal haçlı savaşıdır’’.
ABD ve PKK arasındaki ensest ilişki
Yaşanan bu süreç de terör örgütü PKK'nın arkasındaki küresel güçler kendilerini daha fazla gizleyemedi. Terör örgütünün arkasında ki en büyük güç olan ABD ile kanlı örgüt arasında her zaman var olan kirli( baba-oğul ) bağ, Suriye'de deşifre oldu.
ABD, Türkiye'nin "PKK ve PYD terör örgütüdür" açıklamalarına rağmen PKK'nın Suriye kolu PYD'ye her türlü desteği vermeye devam ediyor. ABD silahları, havadan ve karadan her türlü yol kullanılarak PYD teröristlerine ulaştırılıyor.
Güvenlik güçlerinin Sur ve Cizre de gerçekleştirdiği süpürme operasyonlarıyla ele geçirdiği Amerikan yapımı silahlar, PKK üzerinden Türkiye de işlenen kirli tezgahı deşifre etti. ABD bölgede Türkiye'ye rağmen terör estirmekten vazgeçmiyor ve aşağılık planına devam ediyor.
Başkan Barack Obama'nın DAEŞ ile Mücadele Özel Temsilcisi Brett McGurk, Kobani'ye giderek, kendisini Rojava Ordusu Komutanı olarak tanıtan, Kandil'de eğitilen ve Türkiye'deki terör saldırılarında bizzat yer alan PKK'lı terörist Polat Can ile bir görüşme yaptı ve Can'ın elinden sinsice bir gülümseme ile plaket alışının resmini de tüm küresel medyaya Türkiye’yi aşağılamak için dağıttı.
Tüm bu yaşananlar gayri ihtiyari değil bir plan dahilin de gerçekleştirilmiştir. ABD'li temsilci Brett McGurk PKK ve PYD'ye gönderilen silahları bizzat organize eden kişidir.
Türkiye hemen ABD'ye "Tarafını seç" diye restini çekti. ABD'den ise her zaman ki "PKK ile YPG arasında fark var" yanıtı gecikmeden geldi!
Türkiye ve Suudi Arabistan’ın 20’nin üzerinde İslam ülkesinin katıldığı 150 bin kişilik İslam Ordusu olarak Suriye’ye gireceğini anlayan ABD çark etme peşinde ama nafile, çünkü Türkiye İslam Ordusu için 34 ülke ile anlaşmaya varmıştı ya, o sayı 41’e çıktı. Suriye ye yapılacak operasyon için planlanan ‘’Kuzey'in Gök Gürültüsü’’ tatbikatının da duyurusu yapıldı.
Yabancı askerler ve keskin nişancıları
Terör örgütü PYD'nin içinde 8 bin yabancı asker var. Başta ABD olmak üzere, İngiliz, Fransız, Alman, Belçikalı ve İsrailli askerler, teröristlere silah eğitimi veriyor. Bu askerlerin çoğu ABD uyruklu ve ABD ordusunda görev almış kişilerden oluşuyor.
Bu yabancı askerlerden keskin nişancılık eğitimi alan PKK'lı teröristler Sur ve Cizre'ye gönderildi. Diyarbakır Sur'daki operasyonlarda güvenlik güçlerine ateş eden teröristler arasındaki, yabancı keskin nişancılar Amerikan işi bu herkes çok iyi belledi.
Ey benim asil milletimin vakarlı, onurlu evlatları suhulet içinde olun
ABD ve NATO'nun sırf Suriye politikası değil tüm dünyadaki terör çağı çöktü. Yeni Türkiye büyük savaşın kurallarını çok iyi biliyor ve lider ülke olarak İslam ülkelerine bu savaşın yürütülmesi konusunda önderlik yapıyor.
Bundan böyle ümmet ve millet düşmanlarını kendi silahlarıyla vuracağız. Değil Suriye’ye girdiklerine, ümmete ettiklerine de bin pişman edilecekler. Kara-kara düşünme sırası haçlı ve siyonist teröristler de artık. Bugünleri daha çok ama çok arayacaklar. Ümmet yeni Türkiye’nin önderliğinde uyandı artık.
Türkiye’nin Suriye’de bombaladığı PYD, mücadele ettiği güç ise ABD öncülüğünde ki haçlı Siyonist ittifakıdır. Yeni Türkiye’nin fırtına obüsleri ile ümmete verdiği mesaj açıktır “lider ülke yola çıktı hazır olun”.
YORUMLAR