Çanakkale Savaşlarında Osmanlı coğrafyasındaki tüm Müslüman halklar haçlı barbarlarına karşı Cihad ruhuyla açlık, sefalet içinde canları pahasına savaştılar. Boğazdan ve karadan ümmetin başkenti, İslam’ın son kalesi İstanbul’a küffarı sokmadılar. Ümmet bilinciyle Hilafeti korumak için savaştılar ve kazandılar. ÇANAKKALE savaşları İslam milletinin Ümmet bilinciyle birlik olduğu son savaş ve son zaferdir.
Çanakkale’de “Çanakkale geçilmez” diye bir destan yazıldı. Tarih de emsali az görülen bir zaferle haçlı orduları bozguna uğratıldı. Allah yolunda, (İ’lâ-yı kelimetullah için) Mehmetçiklerimiz kahramanca savaştılar. Din-i Mübin-i İslâm için Tevhidi savundular canlarını feda edip, şehadet şerbetini içtiler.
Çanakkale’de kahraman Mehmetciğimiz İslâm’ın izzet ve şerefini korudu. Müslümanların haysiyet ve onuruna halel getirmedi. Fakirlik, yokluk ve türlü imkânsızlıklar içinde savaşıp, İman dolu göğüslerini siper ettiler. İmanlarıyla, cesaretleriyle, fedakârlıklarıyla, yüce Yaradanın inayet ve keremiyle tarih de eşi benzeri az görülen büyük bir zafer kazandılar.
Çanakkale, medeni barbarlara savaş ahlakının ve savaş hukukunun öğretildiği. Savaş ortamında bile insanlığın ölmediğinin bütün dünyaya gösterildiği yerdir.
Çanakkale, Anadolu’nun her evinden, Şam’dan, Bağdat’tan, Filistin’den, Beyrut’tan, Kahire’den, Kosova’dan, Üsküp’ten, Saray-Bosna’dan gelen ve ümmet bilinciyle kardeş olan şehitlerimizin memleketidir
Çanakkale, dilleri, kavimleri, ırkları, beldeleri farklı ancak imanları, idealleri, azimleri, gayeleri, niyetleri, duyguları aynı olan, yiğit Mehmetçiklerin bir arada şehadet şerbetini içtiği mekândır.
Çanakkale, ‘‘Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır” diyerek, bir hilal uğruna nice güneşlerin battığı, vatan toprağıdır.
Ancak içerdeki İslam düşmanı vatan hainleri düşmanı tepeden içeri alarak, Osmanlı'nın parçalanmasına ve Müslüman halkların esaretine içinde zulüm görmesine sebep olmuşlardır. Bu gerçeği bilerek ve hiç unutmayarak her daim uyanık olmak zorundayız.
Unutmayalım ki, millet olarak tarihten ibret alıp Çanakkale ruhunu ve kardeşlik şuurunu canlı tuttuğumuz müddetçe her hedefe ulaşır, her sorunun üstesinden geliriz. Yeter ki tefrikaya düşmeyelim. Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez, Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez.”(Mehmet Akif Ersoy)
Çanakkale savaşı insanımızda unutulmaz anılar ve acılar bırakmıştır. Sırf acımı tabii ki hayır küffar ve münafık unsurlarca asla aşılamaz bir bilinç ve bir ruh da bırakmıştır. Milletimin her ferdin de bu ruh hala ilk günkü heyecanıyla dipdiri bir şekilde yaşamaktadır.
Ümmet düştüğü yerden ayağa kalkacaktır. İslam dünyası ve Osmanlı İmparatorluğu Çanakkale Savaşı’ndan sonra düştü. Çanakkale zaferinden sonra Ümmet bir daha İslam Orduları olarak zafer kazanamadı. Bu ümmetin gerçek lideri olan Türk milleti ayağa kalkacak ve İslam ümmetini de yeniden ayağa kaldıracaktır. Bunun özü de Çanakkale ruhudur.
Çanakkale ruhu, ali milletime Siyonist-haçlı ittifakının ve onların ister paralel ister eşkenar paralel yerli uşakları tarafından (10 yılı aşkın zamandır) uygulanmaya çalışılan kıskaç operasyonuna karşı da zaferin nüvesi olacaktır.
Çanakkale ruhu, Bitti denilen bir milletin küllerinden yeniden dirilişinin, yeniden ümit oluşunun adıdır.
Çanakkale ruhu, Kardeşliğimizi, birlik ve beraberliğimizi bozmak isteyenlere, milletimizin içine fitne, fesat ve nifak tohumu ekmek isteyenlere asla fırsat vermemektir.
Çanakkale ruhu, Ümmeti Muhammet’in içinde barışı, huzuru, kardeşliği, adaleti, fazileti yeniden tesis etmektir.
Çanakkale ruhu, Şehitlerimizin aziz hatırasını unutmamaktır. Onların uğruna canlarını verdikleri yüce değerlere sahip çıkmaktır.
Çanakkale ruhu, İhanet içinde olan münafık ruhlara kanmamaktır. İstikbalimiz için, İstiklalimizi korumaktır.
Çanakkale ruhu, Her karış toprağı şehit kanıyla sulanmış bu toprakları hayırlı hizmetlerde bulunmak ve güzel memleketimizi imar etmektir.
Çanakkale ruhu, Geleceğimizi inşa edecek nesillerimizi Çanakkale ruhuyla yetiştirmektir.
Ümmet uyanıyor İslam alemi kendine geliyor bir alem olmak tan çıkıp, ALEM oluyor. Pusatlar kuşanıldı. Osmanlı sonrası kurulan küresel Kaos düzeni yıkılıyor. Yerine küresel adil düzen kuruluyor. İslam alemi yeniden ayağa kalkıyor. Türkiye Çanakkale ruhuyla yeniden bir medeniyete öncülük etmeye hazırlanıyor. HAMMADUN
Ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz mealen şöyle buyuruyor: “Allah yolunda öldürülenleri sakın ölüler sanma. Bilakis onlar diridirler, Rableri katında Allah'ın, lütfundan kendilerine verdiği nimetlerin sevincini yaşayarak rızıklandırılmaktadırlar. Arkalarından gelecek ve henüz kendilerine katılmamış olan şehit kardeşlerine şunu müjdelemek isterler: Onlar için hiçbir korku yoktur, onlar mahzun da olmayacaklardır. Ve yine onlara Allah’ın lütuf ve nimetini ve Allah’ın, müminlerin ecrini asla zayi etmeyeceğini müjdelemek isterler.”
Hadis-i şerifte ise Peygamber Efendimiz (s.a.s) şöyle buyuruyor: “Cennete giren hiçbir kimse, yeryüzündeki her şey kendisinin olsa bile dünyaya bir daha dönmeyi arzu etmez. Ancak şehit bunun dışındadır. O cennette gördüğü yüksek itibar ve ikram sebebiyle tekrar dünyaya dönmeyi ve on defa şehit olmayı ister.”
Tüm Şehitlerimizin ruhu, İslam Dünya'sının geleceği ve şuurlu kul, sadakatli ümmet olmak için dua dua rabbimize yalvaralım.
“Rabbimiz! Ayaklarımızı yolunda sabit eyle! Kâfirler güruhuna karşı da bize yardım eyle!”
AMİN AMİN ECMAİN
YORUMLAR